COVID-19 ve Diğer Koronavirüs Hastalıklarının Benzerlikleri ve Farklılıkları

Genel içinde yayınlandı | Yorum bırakın

Koronavirüsün kesecik kanalı: Kendini yeniden yaratma! — Bilim Blogu: Zor Olanı Sormak!

Coronavirusün yeni tacı! Şiddetli akut solunum sendromu koronavirüsü 2 (SARS-CoV-2), koronavirüs hastalığına (COVID-19) neden olur. Virüs, pozitif zincirli RNA [(+) RNA] virüslerine aittir. Bunlar Zika, hepatit C (+) RNA virüslerini içeren geniş bir virüs sınıfıdır. (+) RNA virüsleri, genomlarını bulaşıcı viriyonlarında haberci-anlamlı RNA (mRNA) olarak paketler ve bu genomları yalnızca replikasyon komplekslerindeki (RC’ler) RNA ara […]

Koronavirüsün kesecik kanalı: Kendini yeniden yaratma! — Bilim Blogu: Zor Olanı Sormak!
Genel içinde yayınlandı | Yorum bırakın

Moleküler detayları ile koronavirüs: hangi gen, hangi protein, hangi işi yapıyor! — Bilim Blogu: Zor Olanı Sormak!

SARS-CoV-2 spike proteininin yapısal ve fonksiyonel özellikleri: COVID-19 için potansiyel antivirüs ilaç geliştirme COVID-19, şu anda dünya çapında hala yayılım gösteren ve yeni ortaya çıkan bulaşıcı bir hastalıktır. Hastalık, yeni bir koronavirüs olan şiddetli akut solunum sendromu koronavirüs 2’den (SARS-CoV-2) kaynaklanmaktadır. SARS-CoV-2’nin Başak (Spike, S) proteini, reseptör tanıma ve hücre zarı ile füzyon (kaynaşma) sürecinde […]

Moleküler detayları ile koronavirüs: hangi gen, hangi protein, hangi işi yapıyor! — Bilim Blogu: Zor Olanı Sormak!
Genel içinde yayınlandı | Yorum bırakın

Coronavirüsler- Koronavirüsler #Coronavirüs #Koronavirüs — Bilim Blogu: Zor Olanı Sormak!

Nerede ise bir pandemiğe dönüşen Coronavirüs salgını hakkında en son bilgiler Adres: UpToDate Yazar: Kenneth McIntosh, MD; Bölüm Editor: Martin S Hirsch, MD; Yardımcı Editor: Allyson Bloom, MD Literatür derleme tarihi: Şubat 2020. | Güncelleme: Şubat 18, 2020. Çevirmen notu: Herkesin dilinde olan yeni Coronavirüsün diğer adları: SARS-CoV-2 (tercih edilen), 2019nCoV, nCoV19, vs. Sebep olduğu hastalığın […]

Coronavirüsler- Koronavirüsler #Coronavirüs #Koronavirüs — Bilim Blogu: Zor Olanı Sormak!
Genel içinde yayınlandı | Yorum bırakın

Bilim ve Teknoloji Fakiri Ülkelerin Problemi: Bilim yapmadan teknoloji üreteceğini düşünmek!

Bilim Blogu: Zor Olanı Sormak!

infographic-science-technologyDünyada 195 ülke var. Baktığınız zaman, bilim bakımından geri ülkelerin, teknoloji bakımından da geri olduklarını görürsünüz. Yani bilim ve teknoloji kol kola gider. Özellikle de biliminiz yoksa, kendi teknolojinizi üretemezsiniz.

Ülkemiz bilim ve bilim politikası hakkındaki bazı yazılarımı buradaburada, burada, burada, burada, burada, buradave buradaokunabilir…

Ülkemizde temel bilimlerin düştüğü acınacak durum herkesin malumu. Birçok üniversitede fizik, kimya ve biyoloji bölümlerinin kontenjanları % 20 seviyesinde. Bazılarında ise bu bölümler çoktan kapılarına kilidi vurdular bile…

Fizik, kimya, biyoloji ve matematik dersleri ağır dersler. Çok çalışmayı ve kafa patlatmayı gerektiriyor. Ancak, bu bölümleri tercih eden öğrencilerin çoğu başka bir bölüme yerleşemedikleri için buradalar!!!

Her ne ise konumuza dönersek…

Akademik dünyada şu lafları çokça duyuyorsunuzdur: “üniversite-sanayi projeleri”, “ürüne dönüşecek çalışmalar”, “ilaç üretimi”, “makine-teçhizat üretimi” vs…

yani, üretim, üretim, üretim…

Peki toprağa tohum ekmemiş isen ürünü nasıl elde edeceksin? Genetiği değiştirilmiş tohumu kartellerden ithal eder, eker…

View original post 523 kelime daha

Genel içinde yayınlandı | Yorum bırakın

Haftanın Posteri: Aziz Sancar…

BilimWeb: Bir Bilim Ziyafeti!

aziz_sancarMardin’in Savur kasabasında, çiftçilikle uğraşan orta gelirli bir ailenin yedinci çocuğu
olarak dünyaya gelip, 1970’lerde başlayıp yaptığı keşifle (DNA tamir mekanizmasının mekanik işleyişi) o zamana kadar sadece Tanrı’nın bildiği bir konuyu aydınlattı ve hepimizin anlamasını sağladı.

Onun adı sadece bilimsel makalelerde değil aynı zamanda ders kitaplarında da sonsuza kadar yaşayacak.

Aziz Sancar’ı ,gönül alçaklığı ile başka bir Nobel Ödüllü bilim adamı ve Moleküler Biyoloji alanının öncüsü Sydney Brenner’a benzetirim. Allah kendisine onun gibi uzun bir ömür versin (bu arada, Sydney Brenner hayatta olup 90’lı yaşlardadır ve bana göre bir bilim dahisidir. Aynen Aziz Sancar gibi…).

aziz_sancar

View original post

Genel içinde yayınlandı | Yorum bırakın

Bilimin Bilmediği Basit Görünen Şeyler: Huntington hastalığı!

Bilim Blogu: Zor Olanı Sormak!

huntington-neuronsHuntington hastalığı, kontrol edilemeyen hareketlere, duygusal rahatsızlıklara ve zihinsel yeteneklerin kaybına neden olan nörodejeneratif (sinir hasarı) bir hastalıktır. Avrupalılarda 100 binde 3 ile 5 kişide bulunur. Asya ve Afrikalılarda ise hemen hemen rastlanmaz.

İlk bakışta Huntington hastalığının biyolojisi basit görünür. Bunun nedeni, hastalığın 4. kromozom üzerindeki bir gendeki mutasyondan kaynaklanması. Yani hastalık tek gendeki bozuklukla geçiyor ve bu durum neredeyse 150 yıldır biliniyor.

Antisens oligonükleotid susturucların ve CRISPRCas gibi gen düzeltme teknolojilerinin olduğu günümüzde hastalığa çare kolay bir iş gibi görünüyor: protein ifadesini durdur veya mutasyonu düzelt, hastalığı önle…

Ancak kazın ayağı öyle değil. Hastalığının altında yatan moleküler ve hücresel süreçlerin temel özellikleri bir sır olarak kalmaya devam ediyor. Yani, bu genetik bozukluğa sahip insanların hücrelerinde neyin yanlış gittiği hala bilinmiyor.  Huntington’a sebep olan gen anne veya babamızda varsa, bizim bu hastalıktan etkilenme şansımız (daha doğrusu şanssızlığımız) % 50.

GHR_Inheritance_Images

Bu kadar tek düze görünen bir hastalık için bile…

View original post 677 kelime daha

Genel içinde yayınlandı | Yorum bırakın

Metazoan MicroRNAs

Epochal Science

by David P. Bartel, Cell

MicroRNAs (miRNAs) are about 22 nt RNAs that direct posttranscriptional repression of mRNA targets in diverse eukaryotic lineages. In humans and other mammals, these small RNAs help sculpt the expression of most mRNAs. This article reviews advances in our understanding of the defining features of metazoan miRNAs and their biogenesis, genomics, and evolution. It then reviews how metazoan miRNAs are regulated, how they recognize and cause repression of their targets, and the biological functions of this repression, with a compilation of knockout phenotypes that shows that important biological functions have been identified for most of the broadly conserved miRNAs of mammals.

from Cell:

In 2004, David Bartel published a review in Cell on microRNAs, small but powerful molecules that play widespread roles in gene regulation. Over the past 14 years, that paper has become the most cited review in the history of Cell.

Today, Dr…

View original post 177 kelime daha

Genel içinde yayınlandı | Yorum bırakın

Küçük bir parça DNA tüm kız çocukları erkek yapıyor!

Bilim Blogu: Zor Olanı Sormak!

xy_16x9DNA’daki küçük bir parça olmazsa doğacak bebeklerin hepsi kız olurdu!

Her ne kadar bu bilim-kurgu yakın bir zamanda gerçek olamayacaksa da, DNA’da böyle bir anahtar kısım farelerde yeni keşfedildi. Bu bölge, embriyolarda erkek vücut kısımlarının gelişimini sağlayan genin yakınında yer alır. Bulgu, bir erkek kromozomu olan bazı insan bebeklerin neden kız olarak doğduklarını açıklamaya yardımcı olabilir.

Kendi hallerine bırakılsa, tüm insan embriyoları kızlara dönüşecektir. Fakat Y kromozomundaki bir gen, erkeğin gelişimi içine bir değişiklik meydana getirir. Bu gen SRY olarak adlandırılır ve testis, penis ve diğer erkek özelliklerinin oluşmasına neden olur.

SRY, testislerin yapımını başlatan Sox9 adında başka bir geni harekete geçrir. Genomumuzda (tüm DNA’mız) yaklaşık 1 milyon uyarıcı ve etki arttırıcı dizi yaklaşık 21.000 geni kontrol eder. Bu kısa DNA parçaları bir genin dışında yer alır, ancak bu geni açıp kapatan proteinler için iniş noktaları olarak görev yaparlar.

Sox9 geninin uyarıcıları 2 milyon baz (DNA harfleri) boyunca dağılmışlardır. Araştırmacılar…

View original post 74 kelime daha

Genel içinde yayınlandı | Yorum bırakın

Yaygın bir ilaç reseptör ailesi: GPCR’ler, sinyal yollarını seçici olarak nasıl aktive ediyor?

Bilim Blogu: Zor Olanı Sormak!

Opioid ağrı kesiciler, antihistaminikler ve birçok antipsikotikler de dahil olmak üzere tüm ilaçların yaklaşık üçte birinin hedefleri, G-protein-bağlı reseptörler (GPCR’ler) olarak adlandırılan protein ailesinin üyeleridir. Kısca, GPCR’ler insan fizyolojisinin hemen her alanında önemlidir ve çok sayıda hastalık için de umut verici ilaç hedefleridir.

GPCR-screening-service

GPCR’ler hücre zarına gömülüdür ve nörotransmiter molekülleri, hormonlar ve hatta ışık gibi sayısız hücre dışı sinyalleri hücresel G proteinleri ve diğer transdüser proteinleri aktive ederek hücresel bir yanıt haline getirir. Nature dergisinin bu haftaki sayısında, GPCR’lerin Gi/o olarak bilinen belirli bir G protein grubunu seçici olarak nasıl aktive ettiğinin gizemi açığa çıkarıldı.

İnsan genomunda 800’den fazla GPCR kodlanmasına rağmen, bunlar 16 çeşit Gα (Galfa) proteini dahil olmak üzere nispeten az sayıda hücre içi sinyal ileticisi ile eşleşirler. Diğer proteinler, heterotrimerik G proteinleri oluşturmak için Gbeta ve Gγ proteinleri ile birleşir. GPCR’ler tarafından aktive edildikleri zaman G-protein kompleksi bileşenlerine ayrılır ve bunun sonucu ayrılan alt birimlerin her biri…

View original post 162 kelime daha

Genel içinde yayınlandı | Yorum bırakın